14 Ağustos 2012 Salı

ALTINOLUK GEZILECEK YERLER

SARIKIZ TEPESi
Kaz daglarının efsanelere konu olan 1574 m yüksekliğindeki sarıkız tepesi.Tepeye çıkarken baktığnız her yerden doğa güzellikleriyle karşılaşıyorsunuz. SARIKIZ TEPESİ
Antandros (Edremit-Altınoluk) Antik Kenti
Mysia’da İda Dağı eteğinde çok eski bir şehirdir. Adramytteion’un denize bakan çıkıntısının kuzey kenarında, Alkaios’a göre bir leleg yerleşimi, Skepsis’li Demetrios’a göre bir Kilikya kuruluş; Antandros (Edremit-Altınoluk) Antik Kenti
HASAN BOĞULDU GÖLETİ
Kızılkeçili Çayı üzerinde bulunan Sutüven Çağlayanının biraz ilerisinde doğal kayanın havuz haline dönüştüğü bi yerdirHASAN BOĞULDU GÖLETİ
TAHTA KUŞLAR MÜZESİ
Mitolojik İda Dağı’nın eteklerinde kurulu Tahtakuşlar Etnografya Müzesi, Türkmenlerin kültür ve sanatını gözler önüne seren, Unesco ödüllü bir mekân.TAHTA KUŞLAR MÜZESİ
SUTÜVEN ŞELALESİ
Altınoluk - Edremit karayolunun 20. km’sinden sola, dağa doğru Zeytinli Köyü sapağından giriyorsunuz ve köy çıkışındaki dar köprüden hemen sonra Beyoba köyüne ulaşıyorsunuzSUTÜVEN ŞELALESİ
SAHINDERE KANYONU
Altınoluk'u oksijen çadırına dönüştüren etkenlerin başında Şahinderesi Kanyonu geliyor.SAHINDERE KANYONU
MIHLI CAYI
Doğa yürüyüşünüzü serin sular eşliğinde yapmak için mıhlı çayını rota belirleyip yola koyulabiliriz. Kaz dağının bereketlerinden biri mıhlı çayı… MIHLI CAYI
ABDULLAH EFENDİ KONAĞI
Abdullah Efendi Konağı’nın geçmişi, 150 yılın üzerinde bir tarihe dayanmaktadır...ABDULLAH EFENDİ KONAĞI

 

Altınoluk Beldesi Yunan mitolojisinde İDA diye anılan, bugün ki adıyla Kazdağları’nın güney yamaçları ve Edremit Körfezi’nin kuzeyinde kurulmuş, mavi ile yeşilin birbirine karıştığı ender doğa güzelliklerini sinesinde toplamış şirin bir beldemizdir.
22.000 hektar alanı kaplayan yüzölçümünün 15.000’ini aşmış olan Altınoluk’un nüfusu turizmin gelişmesiyle yaz aylarında 200.000’nin üzerine çıkmaktadır.
Tarihte Antandros adıyla tanınan daha sonra Papazlık ve 1927 yılından sonra da Altınoluk adını alan beldemiz 1923 yılından 1983 yılına kadar 60 yıl bucak merkezi olmuş 1983 yılında bucak müdürlüklerinin kaldırılmasıyla Edremit ilçesine bağlı olarak kalmıştır.
1957 yılında kasabada Belediye kurulup kurulmaması yolunda yapılan halk oylaması sonunda halkın belediye kurularak çalışmalarına başlamıştır.
Belediyenin kurulması ve turizm hareketlerinin giderek hızlanması ile büyük bir gelişme gösteren Altınoluk giderek Edremit Körfezi’nin ve Türkiye’mizin hatta Avrupa’nın en önemli turistik merkezlerinden birisi haline gelmiştir.

Balıkesir ili, Edremit ilçesine bağlı bir beldedir. Edremit-Çanakkale karayolu üzerinde, Edremit’ e 25 km. mesafededir. Kuzeyinde Kazdağları (İda), güneyinde Ege Denizi (Edremit Körfezi) yer alır. Mitolijide, Truva-Dikili arasındaki Ege kıyılarına “Işıklar Sahili” denilmektedir. Altınoluk; Işıklar sahilinin kıyısında, Efsanevi İda Dağını eteğinde, yemyeşil kutsal zeytin ağaçlarının-masmavi Ege’ ye sevdalıymışçasına aktığı bir güzellikler beldesidir. İsviçre Alplerinden sonra dünyanın en yoğun oksijenini insanlığa sunan, 365 gün yeşil bir doğaya sahiptir. Bin pınarlı Kaz Dağı’ ndan gelen kaynak suları, çeşmelerinden sağlıklı ve tertemiz akar.

ULAŞIM

E – 24 karayolu üzerinde bulunan ve Balıkesir ilinin Çanakkale sınırına en yakın bir yerleşim birimi olan Altınoluk, Çanakkale’ye 110, İzmir’e 225, Balıkesir’e 115, ilçe merkezi Edremit’e 25, batıda Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine 35 km uzaklıktadır.

Altınoluk'a İstanbul'dan Bursa-Balıkesir-Havran-Edremit üzerinden gidebileceğiniz gibi, Tekirdağ-Çanakkale yolunu da tercih edebilirsiniz. Bu yol manzarası güzel trafiği az ve 450 kilometre. İstanbul-kınalı arası otoyolu kullananlar Tekirdağ'dan Keşan'a sonra da Gelibolu'ya gelecekler. Buradan Lapseki'ye veya Eceabat'tan Çanakkale'ye karşıya geçmek için Feribotlar saat başı kalkıyor. Truva'dan, Edremit Körfezi'ne inerken Altınoluk sizi karşılıyor. Aynı yolu otobüsle almak isteyenler Pamukkale, Uludağ, Kamil Koç, Akçay veya Metro Turizm'in seferleriyle gelebilirler. İzmirden gelmek istiyenler İzmir-Ayvalık-Edremit-Akçay-Çanakkale yolu üzerinde Altınoluğa 200 Km. Altınoluk'tan Edremit'e Assos'a sefer yapan minibüsler var. Yazın ayrıca Ayvalık, Bergama, Truva, Assos, Babakale gibi tarihi noktalara düzenlenen turlara da katılma imkanınız bulunuyor. Kazdağı'na çıkmak için Orman İdaresi'nin yaptığı toprak yolları jeep türü araçlarla aşmak gerekiyor. Şahinderesi Kanyonu'nun girişine gitmek için sırtınızı denize çevirip Altınoluk merkeze girişte belediye karşısındaki sokaktan girerseniz Kocaçay yoluna Değirmen mevkiine geleceksiniz. 1 kilometre sonra kanyon girişindeki zeytin ağacı gölgesindeki otoparka aracınızı bırakabilirsiniz.

Not:

İstanbul 550 Km - Ankara 600 Km - Gelibolu 500 Km - İzmir 200 Km - Çanakkale 90 Km

1. Ulaşım : İstanbul - Bursa - Balıkesir - Edremit - Altınoluk

2. Ulaşım : İstanbul - Keşan - Gelibolu - Çanakkale - Altınoluk

3. Ulaşım : İstanbul - (Feribotla) Bandırma - Balıkesir - Edremit - Altınoluk

4. Ulaşım : İzmir - Ayvalık - Edremit - Akçay - Altınoluk

COĞRAFYA


Altınoluk’un gelişimi ile ilgili bazı sayısal rakamlar verecek olursak. 1994 yılında emlak vergisi mükellef sayısı 14245 iken 2004 yılında bu sayı 34433’e ulaşmıştır. Aynı şekilde 1994 yılında çevre temizlik vergisi mükellef sayısı 3100 iken bu sayı 2004 yılında 24686’ya su abone sayısı ise 5988’den 15372’ye ulaşmıştır.

Altınoluk ta Kaz Dağları

Kazdağları, Anadolu yarım adasının kuzeybatısında yer alan, Biga yarım adasının en yüksek dağıdır. Eğe Bölgesi ile Marmara bölgesini birbirinden ayırır, Kazdağları Çanakkale ve Balıkesir sınırları içerisinde kalmaktadır. Edremit körfezinin kuzeyini takiben, kuzey doğu-güney batı yönünde 60 – 70 km. uzunluğunda olan Kazdağları, batıda Dede dağı, ortada Kazdağı, doğuda Eybek dağı, kuzeydoğuda Gürgen, Kocakatran, Küçükkatran ve Susuz (Sakar dağı) dağlarından oluşur.Altınoluk Zeytin
60 – 70 km.lik Kazdağları zincirinin ortasında yer alan Kazdağı’nın, güneyi Edremit Körfezi, doğusu Zeytinli çayı, kuzeyi Kara Menderes Çayı, batısı Altınoluk yerleşiminin batısı (Damla Tepe) ile çevrili olan 21 452 hektarlık alanı, 17.04.1993 tarih ve 21555 sayılı resmi gazetede yayınlanan 93/4243 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Kazdağı Milli Parkı olarak ilan edil. Kazdağı milli parkı Balıkesir iline bağlı Edremit ilçesi sınırları içerisindedir.
Kazdağı ve Biyoçeşitlilik Kazdağı Güney Marmara Bölgesi’ nin batısında, Edremit Körfezi’ nin Kuzey kıyısında yer alır, yüksekliği ve bölgeye düşen yağış miktarı nedeniyle nemli bir iklime sahiptir. Alan bu nedenle doğal bitki örtüsü ve tarımsal ürün çeşitliliği açısından oldukça zengindir. Avrupa – Sibirya ve Akdeniz bitki coğrafyalarının kesişim noktasında kalması ve bakir olması nedeniyle, bu bölge çok sayıda nadir türe ev sahipliği yapmaktadır. Kazdağı özellikle bitki, kuş ve memeli türleri açısından önemli bir bölgedir ve 37 bitki türü Önemli Doğa Alanı kriterlerini sağlamaktadır ve bu türlerden 32’ si ise sadece Kazdağı’ na özgü endemik türlerdir. Bu türlerden bazıları Kazdağı göknarı (Abies nordmanniana subsp. equi-trojana), Kazdağı’ na özgü kantaron (Hypericum kazdaghensis), yüksükotu (Digitalis trojana), geven (Astragalus idea), kurt kulağı (Ferulago idaea), yoğurt otu (Galium trojanum), sarıkız çayı (Sideritis trojana)’ dır. Kazdağı’ nda bulunan bitki türlerinin çoğu tıbbi olarak kullanımı olan bitkilerdir ve ekonomik değerleri oldukça fazladır. Yırtıcı ve orman kuşları açısından önem taşıyan alanda çok sayıda Anadolu sıvacısı (Sitta krueperi) üremektedir. Alanda üreyen yırtıcıların başında kaya kartalı (Aquila chrysaetos) ve gökdoğan (Falco peregrinus) gelmektedir. Kazdağı Önemli Doğa Alanında yaşayan ve küresel ölçekte önem taşıyan memeli türleri; Mehely’ nin nalburunlu yarasası (Rhinolophus mehelyi), uzun ayaklı yarasa (Myotis cappaccinii) ve kirpikli yarasadır (Myotis emarginatus). Ayrıca bu bölgede küresel ölçekte tehdit altında bulunan bir içsu balığı türü olan Capoeta bergamae bulunmaktadır.
Coğrafya
Kaz Dağı ya da Kaz Dağları olarak iki biçimde adlandırılan dağ büyük ölçüde Biga Yarımadası'nda uzanmaktadır. Kaz Dağları, batıda Dede Dağı, ortada esas Kaz Dağı ve üç tepesi (kuzeyde Babadağ, ortada Karataş tepe, güneyde Sarıkız tepesi) doğuda Eybek Dağı, kuzey doğuda Gürgen Dağı ve Kocakatran Dağı’ndan oluşur. Üç tepesi olan esas Kaz Dağı'nın en yüksek tepesi 1774 metre olan Karataş tepesidir ve Balıkesir'in Edremit ilçesi Güre beldesinin kuzey-kuzey batı istikametine düşmektedir. Çanakkale'nin Bayramiç ilçesi Ayazma mesire yeri ise Kaz Dağı zirvesinin kuzey batısına düşmektedir ve mesire yerine ulaşmak için Bayramiç'ten yaklaşık 17 km'lik Evciler Beldesi yolunu takip edip Evciler'den sonra 6 km'lik yol aşılarak ulaşılabilir. Bölgedeki en önemli merkez Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı Küçükkuyu ve Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk beldeleridir.
Bitki örtüsü
Kaz Dağı çevresi büyük ölçüde ormanlar ile kaplıdır ve yakınında yerleşim oldukça seyrektir. Üst yokuşlardaki ormanlar başlıca Kazdağı göknarı (Abies nordmanniana subsp. equi-trojani) Türkiye'de yalnızca Kazdağı'nda yetişen endemik bir göknar alt türüden oluşur. 17 Nisan 1994 tarih ve 21555 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 93/4243 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Dağın Balıkesir İli Edremit İlçesi sınırlarında kalan 21.300 hektarlık bölümü Kazdağı Millî Parkı olarak ilan edilmiştir. itki yapısı olarak Avrupa-Sibirya bölgesiyle, Doğu Akdeniz bölgesinin tam sınırını oluşturan Kaz Dağları'nda doğal olarak her iki bölgenin bitkisel özelliklerinin harmanlanmasıyla yeni bitki türleri kendini göstermiş. Bu nedenle bölgede 21 çeşit bitki türü var ki, Dünya'da sadece Kaz Dağları'nda yetişiyor. 'Kesin olarak korunması gerekir' ibaresi ile kayıtlara geçen Kaz Dağı Göknarı, bu 21 çeşit bitki arasında en önemlisi. Kaz Dağları'ndaki köylerde bu ağacın kozalakları çaya katılır. Demlenen çaya özel bir aroma verir. Aynı şekilde köylülerin Kaz Dağı adaçayı dedikleri 'Sideris trojana', Kaz Dağı çiğdemi, dağ lalesi, beyaz ve kırmızı şakayık Kaz Dağları'nda yetişen onlarca bitkiden birkaçı. Bölgede bulunan endemik, yani 'Yayılışı sınırlı olan tür' denilen bitki türleri üç grup altında sınıflandırılıyor. Dünya'da sadece Kaz Dağları'nda yetişen endemik türler birinci grubu, Dünya'da sadece Türkiye'de aynı zamanda Kaz Dağları'nda yetişen türler ikinci grubu, endemik olmayan ancak Türkiye'de sadece bu bölgede yetişen türler ise üçüncü grubu oluşturuyor. Dünya Bankası, 'Türkiye'de Genetik Çeşitliliğin Yerinde Korunması Projesi' için 5.1 milyon dolar ayırmış. Yedi yıl boyunca Kaz Dağları yedi bölgeye ayrılarak türleri saptanan bitkiler tek tek sınıflandırılmış. Bu proje içinde 4. Bölge olarak ayrılan Kalkım'daki Koca Mezarlık denilen bölge ne yazık ki, bugün linyit kömürü çıkarmak adına kazılıyor. Son yirmi yıl içerisinde zeytinlik alanların imara açılmasıyla yapılaşma dağın eteklerinden yukarılara doğru tırmanmaya başladı. Ancak son dönemde zeytincilikten para kazanılmaya başlanmasıyla bu yapılaşma şimdilik hız kesmiş görünüyor. İnsanların son zamanlarda doğaya dönüşü ve doğal olanı yerinde görme isteği, bölgenin korunabilmesine önemli katkılar sağladı. Bu duygularla hareket eden insanlar, Kaz Dağları'nın orijinalliğini hâlâ koruyan Adatepe, Yeşilyurt gibi köylerine yerleşerek evlerini aslına sadık kalarak restore ettiler. Böylece bu köyler betonlaşmanın etkilerinde kurtarılarak, bugün insanların zevkle ziyaret ettikleri yerler haline geldi.
Çaylar
Batıdan Tuzla Çayı ve Kara (Skamandros) Menderes Çayı, kuzeyden Gönen Çayları doğar. Yarımadadaki önemli akarsulardan Karamenderes ve Biga Çayı ile çevredeki köy ve diğer yerleşim yerlerine içme suyu sağlayan küçük ölçekli kaynaklar bu dağdan doğmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder